Yüksek Ziraat Enstitüsünün Öyküsü

20. yüzyıl başlarında doğmuş olan bizim kuşak, yani Osmanlı İmparatorluğunun çocukları, biri son derece acı ve  hazin;  ötekisi  ise  son  derece  sevindirici ve mutlu iki olayı  hem de çok kısa aralıklarla birlikte yaşamıştır. Bu iki son derece önemli olaydan acı olanı, 700 yıllık o koca Osmanlı İm...

Full description

Bibliographic Details
Main Author: Arif Akman
Format: Article
Language:English
Published: Association of Food Technology, Turkey 2015-02-01
Series:Gıda
Subjects:
-
Online Access:http://dergipark.gov.tr/gidader/issue/6896/92215?publisher=gidadernegi
id doaj-006067643aeb46bf8311cc5cf4bce279
record_format Article
spelling doaj-006067643aeb46bf8311cc5cf4bce2792020-11-24T23:38:39ZengAssociation of Food Technology, TurkeyGıda1300-30701309-62732015-02-01151138Yüksek Ziraat Enstitüsünün ÖyküsüArif Akman20. yüzyıl başlarında doğmuş olan bizim kuşak, yani Osmanlı İmparatorluğunun çocukları, biri son derece acı ve  hazin;  ötekisi  ise  son  derece  sevindirici ve mutlu iki olayı  hem de çok kısa aralıklarla birlikte yaşamıştır. Bu iki son derece önemli olaydan acı olanı, 700 yıllık o koca Osmanlı İmparatorluğunun çöküşünü yaşamak talihsizliği; sevinç ve mutluluk dolu ikinci olay ise, o vatanı kurtaran Atatürk sayesinde yepyeni ve dinamik bir Cumhuriyet’in Türkiye Cumhuriyet’inin doğuşunu, yaşamak olmuştur. Kurtuluş Savaşı, düşmanın denizi dökülmesiyle sonuçlandığı mutlu günün hemen arkasından İzmir’e gelen Başkomutan Mareşal Mustafa Kemal Paşa, yanındakilerin “Çok şükür bitti” dediklerini işitince, “Asıl işimiz şimdi başlıyor” demişti. Atatürk bu sözleriyle, belki ta Harbiye’deki  öğrenciliği ve uzun süren askerlik yaşamı boyunca yapmayı tasarlayıp kafasında biçimlendirdiği devrim ve reformları kastediyordu. Atatürk, gençliğinden beri Hilafet, Saltanat, batı uygarlığı ve cumhuriyet hakkındaki düşünce ve tasarımlarını, Kurtuluş Savaşı boyunca kimseye açmamış ve âdeta bir sır gibi kendi içinde saklamıştır. Vakte ki memleket kurtulup Lozan Barış Anlaşması da yapıldıktan sonra barış dönemi başlayınca; artık tasarladığı devrim ve reformları yapmak zamanının geldiğine karar vererek bunları uygulamaya koymuştur. Bildiğimiz bu devrim ve reformlar da 1923 ile 1928 yılları arasında olmak üzere, topu topu 5 yıl içinde gerçekleştirilmiştir.http://dergipark.gov.tr/gidader/issue/6896/92215?publisher=gidadernegi--
collection DOAJ
language English
format Article
sources DOAJ
author Arif Akman
spellingShingle Arif Akman
Yüksek Ziraat Enstitüsünün Öyküsü
Gıda
-
-
author_facet Arif Akman
author_sort Arif Akman
title Yüksek Ziraat Enstitüsünün Öyküsü
title_short Yüksek Ziraat Enstitüsünün Öyküsü
title_full Yüksek Ziraat Enstitüsünün Öyküsü
title_fullStr Yüksek Ziraat Enstitüsünün Öyküsü
title_full_unstemmed Yüksek Ziraat Enstitüsünün Öyküsü
title_sort yüksek ziraat enstitüsünün öyküsü
publisher Association of Food Technology, Turkey
series Gıda
issn 1300-3070
1309-6273
publishDate 2015-02-01
description 20. yüzyıl başlarında doğmuş olan bizim kuşak, yani Osmanlı İmparatorluğunun çocukları, biri son derece acı ve  hazin;  ötekisi  ise  son  derece  sevindirici ve mutlu iki olayı  hem de çok kısa aralıklarla birlikte yaşamıştır. Bu iki son derece önemli olaydan acı olanı, 700 yıllık o koca Osmanlı İmparatorluğunun çöküşünü yaşamak talihsizliği; sevinç ve mutluluk dolu ikinci olay ise, o vatanı kurtaran Atatürk sayesinde yepyeni ve dinamik bir Cumhuriyet’in Türkiye Cumhuriyet’inin doğuşunu, yaşamak olmuştur. Kurtuluş Savaşı, düşmanın denizi dökülmesiyle sonuçlandığı mutlu günün hemen arkasından İzmir’e gelen Başkomutan Mareşal Mustafa Kemal Paşa, yanındakilerin “Çok şükür bitti” dediklerini işitince, “Asıl işimiz şimdi başlıyor” demişti. Atatürk bu sözleriyle, belki ta Harbiye’deki  öğrenciliği ve uzun süren askerlik yaşamı boyunca yapmayı tasarlayıp kafasında biçimlendirdiği devrim ve reformları kastediyordu. Atatürk, gençliğinden beri Hilafet, Saltanat, batı uygarlığı ve cumhuriyet hakkındaki düşünce ve tasarımlarını, Kurtuluş Savaşı boyunca kimseye açmamış ve âdeta bir sır gibi kendi içinde saklamıştır. Vakte ki memleket kurtulup Lozan Barış Anlaşması da yapıldıktan sonra barış dönemi başlayınca; artık tasarladığı devrim ve reformları yapmak zamanının geldiğine karar vererek bunları uygulamaya koymuştur. Bildiğimiz bu devrim ve reformlar da 1923 ile 1928 yılları arasında olmak üzere, topu topu 5 yıl içinde gerçekleştirilmiştir.
topic -
-
url http://dergipark.gov.tr/gidader/issue/6896/92215?publisher=gidadernegi
work_keys_str_mv AT arifakman yuksekziraatenstitusununoykusu
_version_ 1725516329852600320