Summary: | Web 2.0’ın karakteristiği olan etkileşim interaktivite , hayatımızdaki en kritik etkisini sosyal medya ile göstermektedir. Bu araştırmada; sosyal medyada kadının temsil biçimiyle kadın düşünme biçimi dişil us arasındaki ilişki incelenmektedir. Sosyal medyanın; toplumsal eşitlik bağlamında kadına ne kazandırdığı, çıkamadığı evinden çıkma veya görünemediği toplumda görünürlüğe kavuşma imkânı verip vermediği, geleneksel kadın aklını us postmodern durumlara uygun biçimde yeniden biçimlendirip biçimlendirmediği sorularına yanıt aranmaktadır. Bu amaçla ilk aşamada Twitter’ın “kadın” sözcüğüne verdiği ilk 100 yanıt, cinsiyet açısından analiz edilmiştir. İkinci aşamada ise Twitter’dan “popüler bilime karşı ilgiyi” ve “mantıksal düşünmeyi” işaret eden 18 farklı sözcük aranmış; her bir sözcük için Twitter’ın verdiği ilk 50 yanıtın profilleri, cinsiyet açısından istatistiki yöntemle analiz edilmiştir. Analizlerde ilginç bulgulara rastlanmıştır: Teknoloji okur-yazarı bir özne olarak dişil us, sosyal medya özgürlüğünden yararlanmak ve kendini yeniden oluşturmak isterken eril usun tahakkümüne maruz kalmaktadır. Kadınla erkeğin sosyal normlar açısından hâlihazırdaki eşitsiz durumu, ussal bir özne olarak sosyal medyada kendini yeniden inşa etme sürecinde de varlığını sürdürür. Eril ustan farklı olarak dişil us, rasyonel nitelikleri öne çıkan içerikler paylaştığında, kadını ahlaki ve ailevi bir nesne olarak tanımlayan geleneksel paradigmanın toplumsal yaptırımlarına küçümseme, alaya alma, önemsizleştirme, konumlandırma, nefret söylemi vb. hatta tacize maruz kalmaktadır. Bu nihai durum, sosyal medyada dişil usun cesaretini kırmakta, eril us ile teknoloji arasında kurulan egemen görüşü ise pekiştirmektedir. Bu yüzden Web 2.0 da kadınların teknolojiyle karşılıklı bir diyalektiğe girmelerine, düşünme gücü ve düşünce dünyalarını genişletmelerine izin vermemektedir.
|