Kiral kirleticiler ve çevresel önemi
Kiralite, canlı sistemlerden doğal ve sentetik organik maddelere kadar hayatımızın birçok alanında bulunmaktadır. En genel ifadeyle ayna görüntüsü kendisiyle çakışmayan maddeler olarak tanımlanan kiral moleküller, başta ilaç sanayi ve tıp olmak üzere birçok alanda kullanılmaktadır. Söz konusu maddel...
Main Authors: | , , , |
---|---|
Format: | Article |
Language: | English |
Published: |
Pamukkale University
2016-12-01
|
Series: | Pamukkale University Journal of Engineering Sciences |
Subjects: | |
Online Access: | http://dergipark.gov.tr/pajes/issue/26682/286514?publisher=pamukkale |
Summary: | Kiralite,
canlı sistemlerden doğal ve sentetik organik maddelere kadar hayatımızın birçok
alanında bulunmaktadır. En genel ifadeyle ayna görüntüsü kendisiyle çakışmayan
maddeler olarak tanımlanan kiral moleküller, başta ilaç sanayi ve tıp olmak
üzere birçok alanda kullanılmaktadır. Söz konusu maddelere ait ayna
görüntülerinden her biri enantiyomer olarak adlandırılır ve kiral maddelere ait
enantiyomerlerden biri kullanım amacına uygun hareket ederken diğeri veya her
ikisi de çevresel ortamlarda kirliliğe ve canlılarda toksik etkiye neden
olabilmektedir. Enantiyomerlerin yalnızca biyolojik değişime uğrama
potansiyelleri farklılık göstermekte, bu özelliği sebebiyle kiral kirleticiler,
güncel kirliliğin değerlendirilmesi amacıyla çevresel kirlilik araştırmalarına
konu olmaktadır. Toprak, sediman, hava ve su ortamının yanı sıra canlılarda da,
başta kromatografik yöntemler olmak üzere çeşitli metotlarla tespit
edilebilmektedir. Bu derlemede, kiralite ve çevresel açıdan önem arz eden kiral
bileşiklerin özellikleri, analiz yöntemleri ve çevredeki akıbetleri
değerlendirilmiştir. Çeşitli avantajları nedeniyle endüstriyel uygulamalarda
geniş yer bulan kiral bileşiklerden kullanım amacının dışında çevreye salınan
bileşikler, biyolojik aktiviteleri nedeniyle çevresel izleme çalışmalarında
önem arz etmektedir. Ülkemizde çevresel ortamlarda henüz araştırmalara konu
olmaya başlayan kiral kirleticilerin akıbetinin değerlendirilmesi açısından
enantiyoseçici davranışlarının anlaşılması önem arz etmektedir. |
---|---|
ISSN: | 1300-7009 2147-5881 |