Summary: | Özet
Şii-İmamiyye’nin usûlde
Mu’tezilenin etkisinde kaldığı iddiaları, hicri dördüncü asırdan itibaren dile
getirilmektedir. Buna karşılık usûlî düşüncenin ilk mümessili sayılan Şeyh
Müfîd’den itibaren mezhep içinden yükselen sesler bu iddiaları şiddetle reddetmişlerdir.
Biz bu çalışmada Mu’tezile kelamına sistematik hüviyet kazandıran ve yazdığı
eserlerle Mu’tezile kelamının bugüne ulaşmasında büyük pay sahibi olan Kâdî
Abdülcebbâr ile İmamiyye’nin kelam düşüncesinin istikrar bulmasında ve Şeyh
Müfîd’le başlatılan usûlî yaklaşımın benimsenip yaygınlaşmasında büyük bir yeri
olan Ebû Ca’fer et-Tûsî arasında adalet ilkesi üzerinden bir karşılaştırma
yaparak, söz konusu iddiaların ne kadar sübut bulduğunu tespit etmeye çalıştık.
Kısmi farklı izahları bir kenara bırakırsak, adalet ilkesinin ispat ve
yorumlanmasında iki kelamcı arasında kayda değer bir farklılığın olmadığı
görülmektedir. Abstract The claim that the Shi’i
Imamite thought is heavily influenced by
the Mu’tazilite outlook has been alleged since the fouth century of hijra.
However, beginning with Shaikh Mufid, the first representative of the Usuli
branch of Shi’a, the Shi’is vehemently denied this allegation. In this article,
this issue is dealt with by making a comparison between the idea of Qadi Abd
al-Jabbar, the prominent Mu’tazilite scholar who made a major contribution to
the consolidation of the schools’ theaching and that of al-Tusi, who also made
a contrubitued to the integration of the Shi’ite kalam and the spreading of the usuli approach
initiated by Shaikh Mufid. Leaving aside the differences in deatil, it seems
that there is no noteworthy difference between their approcah to the issue of
justice.
Key Words: Qâdî Abd al-Jabbâr, Abû Ja’far al-Tûsî,
Husn-Qubh, Divine Justice, Free Will
|