Uluslarüstü Bir Medya Teorisine Doğru

Uydu sistemleri ve internet, geleneksel habercilik yaklaşımını zayıflatan ciddi bir alternatif oluşturdu, kitle iletişimde yeni düzen arayışını tetikledi. Anlık ve etkileşimli veri aktarımı, bir yandan yerel kullanıcıları küresel okurlara ve muhabirlere dönüştürdü, diğer yandan düşünce ve ifade...

Full description

Bibliographic Details
Main Authors: Şevki Işıklı, Fatih Artun
Format: Article
Language:English
Published: Akademik Bilişim Araştırmaları Derneği 2018-09-01
Series:Online Academic Journal of Information Technology
Subjects:
Online Access:https://dergipark.org.tr/tr/pub/ajit-e/issue/54418/740691
Description
Summary:Uydu sistemleri ve internet, geleneksel habercilik yaklaşımını zayıflatan ciddi bir alternatif oluşturdu, kitle iletişimde yeni düzen arayışını tetikledi. Anlık ve etkileşimli veri aktarımı, bir yandan yerel kullanıcıları küresel okurlara ve muhabirlere dönüştürdü, diğer yandan düşünce ve ifade özgürlüğünde görece bir demokratikleşme trendi başlattı. Geleneksel medya haber kaynaklarındaki içerik üreticileri ve kanallardaki dağıtıcılar, kullanıcı ve tüketicilerin sahip olmadıkları bir &nbspözgürlüğe geniş çapta daime sahip oldular. Fakat etkileşimli kitle iletişim sistemlerini kullanan tüketiciler, bugün çoğu farklı merkezlerde üretilen içeriklerle çok yönlü etkileşim imkanına kavuştular. Bununla birlikte ister geleneksel isterse yeni olsun, belli fikirler için halkın rızasını üreten bir mekanizmaya dönüşen medya karşısında kişiler, bazen bir alıcı, bazen bir proje için harekete geçen bir eylemci, bazen de eylemsizlik halindeki bir kitlenin parçası olma statüsünde bulunur. Kişiler, gösterdikleri rızanın mamül olduğunu fark etmeksizin iradelerini özgür sanırlar bir sosyal deney alanının denekleri olduklarını ve medyanın hipnoz etkisi altında bulunduklarını fark etmeksizin yönetici elitlere karşı minnet duygusu beslerler. Her ne kadar ulusötesi medya şirketleri sayesinde dünya toplumları aynı iletişim teknolojilerini kullanarak aynı içeriklere ulaşılıyor olsa da temelde mesaj kaygılı içerikler yüzünden ortak noktalardan ziyade, toplumsal farklılıklar belirginleşir, radikalleşir ve çatışmalar körüklenir. Yeni medya düzeni tartışmalarının çoğunun merkezinde bu hastalıklı enformasyon dolaşım mekanizması yer alır. &nbspLiteratür taramasına dayalı analik bir yaklaşımla hazırlanmış olan bu makalede, dünya vatandaşlarının, yalın enformasyon kaynağı ve kanalları olarak yeni bir uluslar üstü medya yapılanmasına duydukları ihtiyacın teorik koşulları ve imkanı tartışılmaktadır. Söz konusu uluslarüstü medya idealinin felsefi temelleri, kozmopolitan birey ve edebi barış idelerinde, Teilhard De Cardine’in küresel bilinç tezinde veya İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi&nbsp düşüncesinde içkindir. Mevcut medya, bireyleri “insan olarak” değil, “kullanıcı – tüketici olarak” konumlandırdığından “mesaj kaygısız içerik” üretemez durumdadır. Burada teorik koşulları tasvir edilen uluslar üstü medya, kâr amaçı gütmez, çeşitlilik ve zengin katmanlarıyla birey ve kültürleri dünyalı olma bilinci çerçevesinde tanıtır. Bilim, hak ve özgürlükler, yeryüzü, birlikte mevcudiyet ve “insanlık” kavramları etrafında habercilik yapar.
ISSN:1309-1581